Sanela Ragipi tarafından “İstanbul Sözleşmesi Kapsamında Avrupa’da Mülteci Kadınların İnsan Haklarının Korunması” başlıklı sunum gerçekleştirildi, 17 Mayıs 2016

Sanela Ragipi tarafından “İstanbul Sözleşmesi Kapsamında Avrupa’da Mülteci Kadınların İnsan Haklarının Korunması” başlıklı sunum gerçekleştirildi, 17 Mayıs 2016

İstanbul Bilgi Üniversitesi’nde 17 Mayıs 2016 tarihinde “Kadınlara Yönelik Şiddet ve Ev İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi (İstanbul Sözleşmesi) kapsamında Avrupa’da Mülteci Kadınların İnsan Haklarının Koruması” konulu sunum gerçekleştirildi. Sunum, İstanbul Bilgi Üniversitesi İnsan Hakları Hukuku Uygulama ve Araştırma Merkezi’nde misafir araştırmacı ve İsveç Linnaeus Üniversitesi’nde öğrenci olan Sanela Ragipi tarafından düzenlendi. Sunuma, İstanbul Bilgi Üniversitesi İnsan Hakları Hukuku Uygulama ve Araştırma Merkezi ile Hukuk Fakültesi mensupları ve öğrencileri katıldı.

Açılış konuşmasında sunumun temel konusuna değinen Yrd. Doç. Dr. Lami Bertan Tokuzlu’nun ardından Sanela Ragipi, İstanbul Sözleşmesi’nin hukuki çerçevesinden bahsederek sunumuna başladı. Ragipi, İstanbul Sözleşmesi’nin uluslararası bağlayıcılığı olan bir sözleşme olarak mülteci kadınların haklarının korunması açısından önemini vurguladı. 1951 Mültecilerin Hukuki Durumuna Dair Sözleşme kapsamında cinsiyet temelli şiddetin bir zulüm çeşidi olarak ele alındığından bahsetti. Ragipi, İstanbul Sözleşmesi’nde geçen toplumsal cinsiyet ve şiddet kavramlarını ele aldı ve mülteci kadınlar için uygulanacak cinsiyete duyarlı iltica yasalarının hayata geçirilmesinin, cinsiyete duyarlı karşılama koşullarının ve usullerinin öneminden bahsetti. Sözleşmeye taraf Avrupa Konseyi üyesi üç devletin (Almanya, İsveç ve Türkiye) cinsiyete duyarlı iltica yasaları ve karşılama koşulları incelendi ve tartışıldı. Ragipi,  İstanbul Sözleşmesi’nin ulusal iltica mevzuatındaki boşlukları doldurabileceğini savundu. Sonuç olarak, Sözleşme taraflarının mülteci kadınların uluslararası hukuktan doğan fiziksel, psikolojik ve cinsel bütünlüğünü garanti etme yükümlülüğünün önemini vurguladı.

Merkez mensupları ve hukuk öğrencilerinin cinsiyete dayalı zulüm ile ilgili ulusal ve uluslararası iltica hukuku mevzuatı ve iltica mevzuatının cinsiyete duyarlı bir şekilde yorumlanması tartışması ile sunum sona erdi.